Monday, December 27, 2010

Zencefil

image via google images


Beyoğlu'nun vejetaryen hayatına oldukça büyük bir katkısı olan Zencefil'e, sadece yemekten önce getirdikleri sıcak mısır ekmeği ve otlu tereyağı ikilisi için bile gidilebilir. Senelerdir değişmeyen menüsü ve huzurlu ortamı, yalnızca vejetaryenleri değil büyük bir çoğunluğu kendine bağlarken, ne yazık ki son ziyaretimde Zencefil'in menüsünden pek de memnun kalmadığımı belirtmeliyim.

Birkaç kişi gittiğimizden, farklı porsiyonları deneme imkanı bulduğumuz mekanda, ince bir dilim eski kaşarla servis edilen ancak oldukça yavan olan erişteli mercimek çorbasıyla yemeğe başladık. Karışık salata gayet güzeldi, börülce ve buğday eklemesiyle yalnızca salata yiyip kalkmak isteyenleri bile tatmin edebilir. Zencefil'e gittiğimde mütemadiyen sipariş ettiğim fırın mücver her ne kadar doyurucu bir porsiyonla gelse de, tadı itibariyle pek de istenileni veremedi. Keza, bamya ve sebzeli spagettiden de pek beklediğimizi alamadık. Siparişteki eksikler bir yana, bu tatsızlığın bir defalık bir şey olduğunu düşünelim ve Zencefil'de neler yenilebilir, ona bakalım:

Pırasalı kiş, sebzeli lazanya ve mantarlı patates mutlaka denenmesi gerekenlerden. Salata isteyenleri tatmin edecek bol alternatifli ve lezzetli salatalar ile mercimek köftesi, hafif yemek isteyenleri tatmin edebilir. Sadece sebzeyle yetinmek istemeyenlere tavuklu ve balıklı seçenekler de bulunmakta. Öğlenleri set menülerden çorba-salata sipariş edilebilir, ancak çorbada temkinli olmakta fayda var. Biz otururken yan masaya gelen ve gözümü alamadığım armut tatlısı da mutlaka denenmeli, bir dahaki gidişimde kaçırmayacağım. Mekanın ayrıca sıcak şarabı ve limonatası da meşhur; hesapla birlikte gelen küçük şekerler de kesinlikle atlanmamalı.

Çorbalar 5 - 7.5; Kiş ve mücver gibi tatlar 12.5; sebzeli börek 12; tavuklu ve balıklı yemekler 14 - 17.5; set menüler 14.5; tatlılar 9 TL civarında seyrediyor. Hesaba bir de kuver ücreti eklediklerini hatırlatmakta fayda var.


Zencefil, Taksim (via 2122438234 veya Kurabiye sokak No:8)

Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard
Zamanlama: 8/10
Servis kalitesi: 9/10
Lezzet: 8/10 (eski günlerin hatırına)
Fiyat: 7/10
Görünüm: 8/10

Saturday, December 25, 2010

Savoy Balık

image via vedatmilorunizinde

"Ofiste de balık mı yenir canım?!" demeyin, insanın canı balık istediği zaman, dışarıya da çıkamayacak durumdaysa, balık yemek için her yol ve her yer mübah oluyor. Uygun fiyatları ve garantili lezzetiyle Savoy Balık, omega3, omega6 ve fosfor ihtiyacınızı tek hamlede giderebiliyor.

Servis bir balık lokantasına nazaran hızlı, siparişler mekan logolu kağıt torbalar içinde, alüminyum kaplarda, bol ve taze ekmekle geliyor. Koca balığı o ufak alüminyum kaba sığdırmada kuyruğu katlayarak nispeten başarılı oldukları söylense de, "tavuk, balık, kelle; bunlar yenir elle" mottosu uyarınca pakede eklemedikleri çatal bıçak; meze söyleyenlere güçlük çıkartabiliyor. 

Bu siparişte ızgara levrek (soğanlı veya soğansız seçenekli), patlıcan salata ve beyaz peynir söyledim; ciddiyeti bozmamak adına, rakıyı bir başka siparişe sakladım. Izgara levrek gayet güzel pişmiş, yağı-suyu tam olarak geldi. Kendisine, tülde limon, bolca roka ve birkaç dilim turp eşlik ediyordu. Patlıcan salatayı çok püre olarak değil de daha diri seven birini memnun edebilecek kıvamda bir patlıcan salata ve dilimlenirken cimrilik yapılmamış bir beyaz peynir de ayrı kaplarda siparişte yerini almıştı; dolayısıyla sunum, lezzet ve porsiyon büyüklüğünden gayet memnunum.

Tavaların 12.5 - 20; ızgaraların 13.5 - 30; mezelerin 2.5 - 10; balık çorbası gibi başlangıçların da 6 - 15 TL arasında değiştiği Savoy Balık'ta, tereyağında karides, deniz börülcesi, lakerda ve levrek özellikle tavsiye, üzerine de kabak ya da incir tatlısı iyi gidebilir.

Savoy Balık, Cihangir (via website, 2122493382 veya yemeksepeti)


Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı
Zamanlama: 8/10
Servis kalitesi: 6/10
Lezzet: 8/10
Fiyat: 7/10
Görünüm: 6/10


Friday, December 24, 2010

Lokal Asmalımescit

image via google images

"Perşembe günleri Lokal'de Pad Thai günü!" Bu coşkulu cümle sizin için ne ifade ediyor bilmiyorum ama açıkçası ilk duyduğumda bana pek bir şey ifade etmemişti. Pad Thai'yi denemiş ve hayatı değişmemiş biri olarak, bugünkü durağımız Lokal'de onun dışında da yiyecek bir çok lezzetli alternatif olduğunu belirtmeliyim. 

Gece halini gündüz halinden daha çok gördüğüm mekanlar arasında bulunan Lokal, Thai mutfağının güzide örneklerini sergilerken, çorba-salata-ana yemek'ten oluşan hesaplı menüleriyle dikkat çekiyor. Her güne ayrı bir menünün olduğu mekanda, set menüler 10 ile 16 TL arasında değişiyor, 4 TL civarında seyreden içecekler bu fiyata dahil değil.

Pad Thai çılgınlığına kendinizi kaptırmazsanız, ızgara köfteden ızgara somonlu salataya, karidesli makarnadan yoğurt soslu pirzolaya kadar oldukça geniş seçenekler sizleri bekliyor. Farklı günlerde noodle, makarna ve salatalarını denediğim mekanda, bu seçimlere dair hiçbir şikayetim olmamakla beraber, yoğurt soslu pirzola sipariş edecekleri şimdiden uyarmakta fayda var: Pirzolanız tamamen kıpkırmızı bir sosun içinde geliyor ve beklenen yoğurt tadı olmamasının yanı sıra, masadaki vejetaryenleri ürkütecek bir görüntüsü var. Lezzetine gelirsek, sosun yoğunluğu nedeniyle pek fazla hissedilemeyen et tadının dışında, diğer tüm Lokal yemekleri gibi lezzetli. Keza, uzak durulacaklar arasında, nispeten yavan tadıyla kendinden beklenileni vermeyen somon teriyaki de bulunuyor.

Atıştırmalıklar arasında poppers ve love rolls, pek acıkmayanlar ya da mesai sonrası Happy Hour'u Lokal'de geçirmek isteyenler için gayet uygun. Porsiyonlar hiç fena değil, yanlarında gelen soslar ise harika bir bonus. Mekanın içkileri ise hem fiyatları, hem de çeşitleriyle denemeye değer. Atıştırmalıkların 8 - 25; noodle'ların 18 - 30; et yemeklerinin ise 22 - 30TL arasında olduğu Lokal'de paket servis yok, ama bizi Güney yarımküre'ye taşındığımıza inandıracak derecede sıcak geçen bu Aralık günlerinde, ofisten çıkıp biraz yürümenin kimseye zararı olmaz.

Son bir hatırlatma: Eğer Sodexho Passcard ile ödeyecekseniz, kasaya önceden söylemekte fayda var, işlem oldukça uzun sürüyor.

Lokal, Asmalımescit (via 2122455743)


Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard
Zamanlama: 7/10
Servis kalitesi: 9/10
Lezzet: 7/10
Fiyat: 4/10
Görünüm: 8/10

Tuesday, December 14, 2010

Galata Kiva Han

image via galatakivahan.com

Pazartesi sendromunun Salı'ya sirayet ettiği bir haftadan, mana ve ehemmiyeti öyle pek de yüksek olmayan bir Salı gününde, her canlının yemeklerini bir kere tatması gereken, tüm huysuzları mutlu edebilecek, Galata'daki Kiva Han'la birlikteyiz. Paket servisi olmadığından, her ne kadar Taksim meydanına yakın olanları bu havada biraz üşütecekse de, mutlaka denenmesi gereken bir mekan.

Açıkçası, "Anadolu'nun sır lezzetleri" sloganıyla yola çıkan ve bu amacı gayet güzel yerine getiren Kiva Han'dan bugüne kadar haberim yoktu, dolayısıyla bana ve blog'a desteklerini esirgemeyen iş arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunarım. Gelelim ne yediğimize: 

Çorbalardan; içinde nohut, bulgur ve bol yoğurt olan pazı çorbasını es geçmemek gerek. Yoğurtlu çorba sevmeyenler için fasulyeli ve patatesli bulgur çorbası da mevcut.

Çorbanın yanına hafif yemek isteyenler için salad bar'dan seçilebilecek farklı zeytinyağlı türleri bulunuyor: Antakya'dan zahter ve karnıkara (börülce salatası), Sivas'tan yoğurt ve sarımsaklı buğday salatası subura, Adana'dan fellah köfte ve Tokat'tan acuka özellikle tavsiye.

Tepsi yemeklerinden içli köftenin tepsi versiyonu olan, Hatay kökenli sini oruğu güzel, ancak elbette ağır. Etli tencere yemeklerinden ise kestane ve arpacık soğanı içeren kestane aşı gayet lezzetli.

Tatlılara gelirsek, her ne kadar aklım un helvasında kaldıysa da, özel tavsiye üzerine çıtır kabak tatlısını denedim. Üzerine hafif tahin sosla servis edilen tatlının ilk lokması cennetti; mutlaka denenmeli.

Fiyatların da gayet uygun olduğu Kiva Han'da çorbalar 4; dolu dolu karışık zeytinyağlı tabağı 15; tepsi ve etli tencere yemekleri 10; tatlılar ise 5 TL.

Galata Kiva Han (via website, 2122129898 veya Galata Kulesi Meydanı, No: 4)

Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard, Yemek çekleri
Zamanlama: 9/10
Servis kalitesi: 9/10
Lezzet: 10/10
Fiyat: 9/10
Görünüm: 8/10

Deep Restaurant

image via deep's facebook page


Pizza Hut'tan sonra girdiğim writer's block veyahut writer's göbek'ten sonra, sıradaki durak Fransız Kültür Merkezi'nin arka sokağında bulunan Deep Restaurant. Lise yıllarımızın önemli mekanlarından biri olan Deep, son yıllarda yaptığı atılımla karşı binasında Deep Bistro'yu açarak mekanını genişletti; bununla beraber, Bistro'nun soğukluğu, restoranın deniz ağırlıklı sıcak dekorasyonunu ve mavi ekoseli örtülerini değiştiremedi.

Gerek ofis çıkışı happy hour için, gerekse öğle molasında nispeten lezzetli ve sağlıklı bir şeyler yiyebilmek için, Kurabiye sokaktaki Deep tercih edilebilir; paket servisleri olmadığından, yediklerinizi yakma yolunda adımlar atmanız da mümkün. Kırmızı ve beyaz et porsiyonları yanlarında kızarmış patates ve sote sebzeyle geliyor; makarnalar ve salatalar ise oldukça doyurucu. Mekanın, ayrıca, vejetaryenler için geniş bir menüsü var, ıspanak köftesi, mantar köftesi ve zeytinyağlı dolmalar, hem porsiyon boyutu, hem de lezzet açısından oldukça çekici.

Deep'te yenebilecekler arasında, ara katı kaşar peynirden mamul çift katlı tavuk schnitzel, boyutuyla göz dolduran fish & chips, çıtır tavuk salata ve vejetaryen tabağı bulunuyor. Ayrıca, sıcak şarabı da denenmesi gereken kalemlerden. Kırmızı etler 13.5 - 22; beyaz etler 13.5 - 15.5; dolmalar 10.5; salatalar 13 - 16 TL arasında değişiyor.

Personel güleryüzlü, "kalksanız da yerinize başka birini alsak" diye başınızda beklemiyorlar. Dışarıdan loş görünen mekan, içeride daha rahat ve huzurlu.

Deep Restaurant, Taksim (via 2122434483)

Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard, Yemek çekleri
Zamanlama: 8/10
Servis kalitesi: 9/10
Lezzet: 7/10
Fiyat: 8/10
Görünüm: 8/10


Monday, December 6, 2010

Pizza Hut

image via google images

İtiraf ediyorum, öğle yemeğinde ofise söylediğimiz dipsos pizzanın yarısını ben yedim. Ve yine itiraf ediyorum, o haydari sosu son pizza parçasıyla dibine kadar sıyıran da bendim. Evet, bu post'un konusu, ofis partilerinin, kalabalık siparişlerin ve geç saate kadar çalışanların "fiyatta hafif - göbekte ağır" restoranı, Pizza Hut.

Her ne kadar malzeme çeşitleri, ince hamur ve hatta dubleks hamur seçenekleriyle Domino's pizzayı Pizza Hut'a sıklıkla tercih etsem de, dipsos pizzanın yanında getirdikleri soslar ve o "sanki çok ağır yemiyormuş" havası veren ince kesilmiş dilimleriyle, Pizza Hut'a karşı koymak çok zor olabiliyor. Söyleyecek çok bir şey yok, senelerin Pizza Hut'ı...

Vejetaryen alternatifler arayanlar için Akdeniz ve Sebze Supreme; gelenekselden şaşmak istemeyenlere Çiftlik Evi ve Dört Mevsim; etibol sevenler için ise Et Supreme ve Super Supreme önerilebilir. Dikdörtgen gelen dipsos pizzaların, haydari ve latin sos içeren seti, barbekü sos içeren önceki seti aratsa da, pizzanın yanında ilginç bir şekilde güzelleşen yoğurtla oldukça lezzetli oluyor. Öte yandan, paket sipariş vermek yerine restorana gidilirse, salad bar'a ve çorba-makarna standına uğramak da faydalı olabilir.

Pizza Hut'ın son dönemde lanse ettiği P'zone pizzalar ise, Calzone gibi kapalı geliyor, ancak onları denemeyi bir sonraki göbeğe saklayacağım. Fiyatlar şöyle: Orta pizzalar 17 - 23.5; Dipsos pizzalar 12.9 - 15.9; P'zone pizzalar ise 7.5 TL. Siparişler oldukça hızlı, klasik pizza kutusunun içinde, çatal-bıçak servisiyle birlikte geliyor. Mütemadiyen elle yediğimiz düşünüldüğünde, siparişlere ıslak mendil de eklemeleri mantıklı olabilir.



Pizza Hut, Taksim (via website, 2124446555 veya yemeksepeti)

Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard, Yemek çekleri
Zamanlama: 9/10
Servis kalitesi: 7/10
Lezzet: 7/10
Fiyat: 7/10
Görünüm: 7/10


Selvi Restaurant

image via google images


Kahvaltı da dahil olmak üzere neredeyse tüm öğünleri dışarıda yemenin bir getirisi de, dönem dönem yükselen, anne yemeklerine duyulan özlem oluyor. Çoğumuzun anneannesi supangle yapan anneannelerden olmadığına göre, onların yetiştirdikleri çocuklar da genellikle sezar salata veya soya soslu tavuk yerine kıymalı fasulye, kabak dolması, mücver gibi Türk mutfağının güzide örneklerini sofraya koyuyor oluyorlar. Sulu yemeğe duyulan ihtiyaç, anne evine yapılan sürpriz ziyaretlerle, o da olmadı, yemeksepeti'nde fellik fellik mücver aramayla son buluyor.

Selvi Restaurant'ın devreye girdiği yer işte tam da burası. Mekan, gerek Sıraselviler üzerindeki geniş lokantası, gerekse paket servisiyle, ev yemeği özlemini bir nebze giderebilen mekanlardan biri. Her gün, biri mutlaka mercimek olan dört çeşit çorbanın çıktığı mekanda, patlıcan musakka gibi her esnaf lokantasında olması yönetmelikle belirlenmiş yemeklerin dışında, kara lahana sarması, zeytinyağlı pırasa ve bamya gibi alternatifler de bulunuyor. Özellikle tavsiyeler arasında ciğer sote, etli saray kebap, ıspanak ve karışık kızartma var.

Porsiyonların oldukça doyurucu olduğu Selvi Restaurant'ta, sebze yemekleri 3.5 - 6; etli yemekler 6 - 12; zeytinyağlılar ise 2,5 - 3 TL arasında değişiyor. Kış menüsü (kuru fasulye, pilav, cacık/turşu) ve Dolma Menü (yoğurtlu dolma, spagetti) gibi çeşitli hazır menüleri de 6 - 8.5 TL arasında. 

Servis alüminyum kaplar içinde, kabın dışına ayrıca restoran logolu bir karton kılıf geçirilerek yapılıyor; çatal-bıçak-kolonyalı mendil üçlüsü ve bolca ekmek de elbette ki vazgeçilmez eşlikçilerden. Yoğun saatlerde bazen gecikebiliyorlar, ama siparişler genellikle hızlı ve hep doğru geliyor.


Selvi Restaurant, Sıraselviler (via website veya 2122938964)

Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard, Yemek çekleri
Zamanlama: 9/10
Servis kalitesi: 7/10
Lezzet: 7/10
Fiyat: 10/10
Görünüm: 4/10


Saturday, December 4, 2010

Nu noodle

image via nu noodle

Çocukluğunu ve ilkgençliğini Amerikan filmleri izleyerek geçirenlerin gönlünde, karton kutuda eve söylenen Çin yemeğinin ayrı bir yeri vardır. Istanbul'da ilk Çin lokantaları belirmeye başladığında bir heves sipariş verip, alüminyum kapta gelen noodle'ı görünce nasıl hayalkırıklığına uğradığımı hatırlıyorum da, son dönemde gerek görsel olarak, gerekse lezzet olarak yaşadığımız çeşitlilikten başım dönmüş durumda. 

Nu noodle, Sıraselviler caddesi üzerinde bulunuyor; paket sipariş vermenin yanı sıra, camın önündeki barında oturup, geleni geçeni seyrederek yemek yemek mümkün. Temel bir noodle çeşidi üzerine fiyatları değişen malzemeleri ve sosları ekleyerek yaptığınız noodle'lar Çin Büfe veya Fastwok'un fiyatlarını aşıyor; ama porsiyonların doyuruculuğu ve malzemelerin bolkepçe konması bu yüksekliği dengeliyor.

Normal, diyet, ramen veya udon noodle'lardan birini tercih ettikten sonra, içine ekleteceğiniz sebzeler 1 - 1.75; etler 3 - 6.90 TL arasında değişiyor; ananas, yer fıstığı gibi malzemeler için ise 2.25 ile 3 TL arasında bir ücret ekleniyor. Havuç, beyaz lahana, soya filizi ve yeşil soğan ile tatlı-ekşi, satay, istiridye gibi soslardan ilki ücretsiz, ekstra sos 1.5 TL. Sebzeli ve dana etli bir noodle ısmarladığınızı varsayarsak, içecek hariç yaklaşık 18 TL ödüyorsunuz. 

Paket servis restoranın kendi kağıt torbaları içinde yapılıyor, sipariş sırasında chopstick ve çatal arasında tercih yapabilmek, bizim gibi chopstickle sinek avlayabilenler için pek bir şey ifade etmese de, taneleri yakalamakta güçlük çekenlere oldukça yardımcı olabilir. Ekstra soya sosu ve kolonyalı mendilin eşlik ettiği siparişler, elbette "filmlerdeki gibi" karton kutularda geliyor; zamanlama da oldukça iyi.

Nu noodle, Cihangir (via website, 2122448899 veya yemeksepeti)

Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard, Yemek çekleri, Multinet
Zamanlama: 8/10
Servis kalitesi: 9/10
Lezzet: 8/10
Fiyat: 5/10
Görünüm: 7/10

Thursday, December 2, 2010

Yufkaa

image via panini happy


Kendi sloganlarından hareketle, "Doymanın en lezzetli yolu!!!" mudur bilmem ama Yufkaa'nın, doymanın alternatif yollarından biri olduğu kesin. Teşvikiye'deki Yufka Dürüm işleri, Caddebostan'daki Yufka Dürüm ve Ataköy'deki Yufka gibi bu isimde bir çok mekan bulunması ve yıllar önce adının zehirlenme olaylarında geçmesi Yufkaa'ya olan güvenimi biraz sarssa da, gerek geçmiş deneyimler, gerekse uzunca bir süredir oradan sipariş vermemiş olmak, onlara bir şans daha tanımamı sağladı.

Dürümden daha ince ve malzemesi daha Avrupai olarak tarif edilebilecek yufkalar, temelde etli, tavuklu ve sebzeli olarak ayrılabiliyor. Et-mantar-sebzeli veya tavuk-mantar-sebzelileri gayet lezzetli, hellim-sebzeli ve ıspanak-tavuklu da denenebilir. Yufkanın içine bu malzemelerle birlikte pancar sos (pembe, kremalı), acı sos veya zeytinli sos koydurabilirsiniz, benim tercihim pancarı pek sevmememe rağmen (cipsini tenzih ederim), genellikle pancar sostan yana oluyor.

Yufkaların yanı sıra mekanda hamburger ve salatalar da mevcut, tulum peynirli ve cevizli salata gözümü almış olsa da, yufkadan cayacağımı pek sanmıyorum. Öte yandan, tek bir yufkanın acıkmış bir insanı doyuramayacağından hareketle, patates kızartması söylemekte bir sakınca yok. Yufka fiyatları 6 - 8.5 TL arasında değişiyor, içecekler 2.5 TL.

Yoğun saatte olmamasına rağmen geciken siparişler kalın dokulu ve logolu kesekağıdı içinde geliyor; yufkalar alüminyum kap içinde poşetlenmiş olarak sunuluyor. Çatal-bıçağa gerek olmadığından koyulmamış, bolca peçete ve kolonyalı mendil mevcut. Ayrıca, içinizi rahatlatması ve yolda görüp "ellerinize sağlık" diyebilmeniz için, menülerinde ustalarının fotoğrafları da bulunuyor.

Yufkaa, Tünel (via website, 2122513859 veya yemeksepeti)

Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard, Yemek çekleri
Zamanlama: 5/10
Servis kalitesi: 7/10
Lezzet: 7/10
Fiyat: 8/10
Görünüm: 4/10

Tuesday, November 30, 2010

By Çorbacı Soup Bar

image via delicious-cook


İlk açıldığında, ingilizce-türkçe kırması isimlerden pek hazzetmediğim için az dalga geçmemiştim By Çorbacı'yla. Sonrasında gerek çorbaları, gerekse menüsü kısıtlı olmasına rağmen bolkepçe koydukları salatalarıyla, hafif yemek istediğim günlerin kurtarıcısı oldular. Galatasaray Lisesi'nin arka köşesinde, Ara Cafe'nin biraz aşağısında bulunan mekanın, elbette ki paket servisi de var. Gece geç saatlerde alkol üstü çorba ihtiyacını da gidermeye yardımcı olan By Çorbacı'nın tek sorunu, ortalama 4.5 - 5.5 TL olan çorbalarına karşın, paket serviste minimum tutarın 12.5 TL olması.

Her zaman menüde bulunan çorbalar arasında; yeni tatlar denemeye pek açık olmayanlar için kremalı mantar, brokoli ve ezo gelin sipariş edilebileceği gibi, içinde kocaman hellim parçaları olan hellim çorbası da doğru bir seçim olabilir. Kapya ve kereviz gibi çok da alışılmadık malzemeler içeren nevizade çorbası; patates püresi, tabasco ve kaşar peynirinden mamul meksika ateşi ve ıspanaklı-nohutlu osmanlı çorbası, By Çorbacı'nın her zamanki spesiyaliteleri arasında.

Çorbalara ek olarak, suçlu hissetmeden yiyebilmeniz için yoğurdu bol, mayonezi az yoğurtlu kabak; lezzeti ortalamanın üzerinde kısır ve her ne kadar soğuk olduğunu hatırlatsalar da, bir çok siparişte sıcacık gelen "dikkat çok yağlı!!!" kadınbudu köfte de sipariş edilebilir.

80'lerin sonundan bugüne yaşayan geleneksel "beyaz üstüne kırmızı kurdele motifli" poşetlerde gelen siparişlerde; çorbalar köpük kaplarda, taze ekmek ve salatalık turşusu ile geliyor, kaşıktan peçeteye her şey tam. Fiyatları yukarıda belirtmiştim; çorba dışında salatalar 4, hazır paket tatlılar 2.5 TL. Ofise sipariş etmeyip restoranda yemek isteyenleri farklı ekmek çeşitleri ve rahat bir ortam bekliyor. Bu iki seçeneğe ek olarak, İstiklal'de bir yerlere yetişmeye çalışırken yolda atıştırmak isteyenler için bardakta çorba ideal.

By Çorbacı Soup Bar, Galatasaray (via website, 2122445169 veya yemeksepeti)

Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, Yemek çekleri
Zamanlama: 8/10
Servis kalitesi: 9/10
Lezzet: 9/10
Fiyat: 8/10
Görünüm: 8/10

Minda Mantı

image via mantı co facebook page


Gözümüzü mantı bürümüş günlerden birinde tanıştığımız ve sadece mantısıyla değil çiğ börek ve ev yemekleriyle de midemizi şenlendiren Minda Mantı, her ne kadar son dönemlerde mantısında kullandığı kıymanın miktarını mikroskobik oranlara düşürmüş olsa da, ev yemekleriyle halen gözde sipariş adresleri arasındaki yerini koruyor.

Mantıco olarak da bilinirliğini koruyan mekanda; hafif yemek isteyenler için beş çeşit zeytinyağlıya yer verdikleri zeytinyağlı tabağı; mantının ayrılmaz ekürisi çiğ börek ve on altın günü gücündeki mercimek köftesinin yanı sıra, her gün değişen yemekler, uygun fiyatlarıyla öğle yemekleri için bir alternatif oluşturuyor.

Mantı siparişlerinde ikili alüminyum tabakta ayrı ayrı gelen mantı ve yoğurda ek olarak sos ve sarımsak da küçük plastik kaplarda sunuluyor, vıcık vıcık yağlı mantı sevmeyenler için gayet uygun olmakla beraber, yoğurdu kimi zaman çırpmadan koyduklarından, etiaz mantı ile pek keyifli olmayabiliyor. Sebze porsiyonları doyurucu, siparişlerde çatal-bıçak-kolonyalı mendil unutulmuyor. Öte yandan gidip restoranda yemek isteyenler için, mutfağın açık olduğunu ve yemek yerken üst-baş koktuğunu da hatırlatmakta fayda var.

"Yemek + içecek veya salata" şeklindeki menüleri 11.5 - 15.5; mantılar 10 - 14; zeytinyağlı çeşitleri 4 - 6; ev yemekleri ise 2.5 - 7 TL arasında. Menüde salata ve makarnalar da mevcut, ancak mantı ve ev yemeklerinin yanında Minda'dan salata söylemek çok da akıllıca olmayabilir.

Minda Mantı, Taksim (via 2122448881 veya yemeksepeti)

Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard, Yemek çekleri
Zamanlama: 7/10
Servis kalitesi: 7/10
Lezzet: 6/10
Fiyat: 8/10
Görünüm: 5/10

Monday, November 29, 2010

Çay saati

image © aslıhan tuna


"Ay çalışmaktan kafamızı kaşıyamıyoruz şekerim, ne çayı, ne saati?!" diyenlerin masalarındaki türk kahvesi fincanlarına dikkat çekerek başladığım bu entry'de, saat 16:30-17:00 sularında bünyeye duhul eden çay içme ve yanında mutlaka bir şeyler yeme ihtiyacını sorgulayacağım.

Sizi bilmem, ancak bu saatlerde ortaya çıkan çay-kahve ihtiyacı pek de öyle kuru kuru geçiştirilecek gibi olmuyor; eh, her gün de evden kurabiye-kek getirilemeyeceğine göre, çevredeki cafe, büfe vedahi otomatlar yardıma koşuyor.

Ofisimizin çay saatlerinin resmi gıdası fındıklı Eti Hoşbeş; tuzlu ihtiyacımızı ise son günlerin keşfi Eti Elbette ile gideriyoruz. Hazır gıdadan az daha çetrefilli bir şeyler arayanlar ve öğleden sonra "bir koşu" Starbuck's'a gidecek kimseyi bulamayanlar için, buyrun Taksim'deki çay yanına abur cubur mekanları:

Dilek Pera: Yemeklerinin de başka bir post konusu olacağı nezih mekan Dilek Pera'da, kilosu ortalama 16-18 TL'ye tatlı-tuzlu kurabiye çeşitleri, petit-four'lar ve pastalar mevcut. Tatlıları fena değil, tuzlular da ortalamanın üzerinde. (via website veya 2122927767)

Barcelona Patisserie: Gençliğimizin popüler takılma mekanlarından Barcelona, Serfurkes ve Furbar gibi ilginç pasta isimleriyle dikkat çekerken tahinli kurabiyeleri ve biskrem'den daha iyi kotardıkları içi çikolata kremalı bisküvilerle ağzımızı tatlandırıyor. Petit-four'ları Dilek Pera'dan çok daha iyi, ama elbette bir Pelit kalitesi yakalamak mümkün değil. (via 2122924321 veya yemeksepeti)

Bread's: Birebir deneyimim az, ancak söyleyenlerin yalancısıyım, Bread's sevenler cemiyeti giderek genişliyor. Yakın zamanda deneyip yeni bir post'a konu edeceğim, bu arada siz benim için kuru domatesli & patlıcanlı puf böreğini deneyebilirsiniz. (via website, 2124448182 veya yemeksepeti)

+ Profiterol: Profiterolü, bütün hafta salata yiyen şanslıların ya da kilo alma güçlüğü çekenlerin en güzel ödülü olabilecek, adıyla müsemma bir mekan + Profiterol. Yalnızca profiterolü değil ekleri de denenmeli, siparişlerde zaman zaman yaptıkları sürprizler de heyecanla beklenmeli. (via 2122435900 veya yemeksepeti)

Aslı Börek: Kendilerini  daha çok su böreği çeşitlerinden tanıyoruz ama yarım kilosu 10 TL'den tatlı ve tuzlu kurabiye siparişi de alıyorlar. Asıl işleri börek olduğundan (ki onda da nedense bir gün iyi bir gün kötü olduklarından) "semtin tüm pastaneleri kapatılmış, bütün petit-four'ları tüketilmiş, eklerleri bilfiil işgal altında" olmadığı sürece başvurulmayacak mekanlardan biri. (via website, 2122505785 veya yemeksepeti)

Ara sıra bu mekanlardan kaçamaklar güzel olmakla beraber, en güzel çay saati gıdası olan sokak simidi ve Karper'e selamlarımı sunar, çayımı doldurmak üzere mutfağa uzanırım efenm.


Peri Petie Bistro

image via google images


İş değişikliği bazen istenmeyen sonuçlar doğurabiliyor. Normal insanlar için bu tür değişiklikler vasıta sorunları, maaş, sigorta gibi konularda olurken, bende genellikle yemek konusunda tezahür ediyor. Artık ne yazık ki servis sınırları içinde bulunamadığım Peri Petie, yemeksepeti'nde hala Taksim'i seçebilenler için lezzetli ve uygun fiyatlı yemekler sunmakla beraber, kimi zaman iki kişinin rahatça paylaşabileceği porsiyonlara da sahip.

Vejetaryen veya hafif yemek isteyenlere yoğurtlu anne kızartması ve sebze rüyası'nın başı çektiği oldukça çeşitli bir menü sunan Peri Petie'de beyaz et sevenlere piliç tornedo, viyana schnitzel veya mozarellalı piliç ızgara, makarna isteyenlere bol malzemeli somonlu fettucini ve peri petie makarna, etçillere ise pek güzel kuzu pirzola veya dalmar soslu bonfile önerilebilir.

Paket serviste, siparişler köpük kaplar içinde ekstra folyolanmış şekilde geliyor, dolayısıyla herhangi bir sıcaklık kaybı söz konusu değil. Büyük bir kesekağıdıyla ayrıca paketlenen siparişlerde çatal-bıçak ve birkaç dilim tahıllı ekmek eksik edilmiyor. Ortalama servis süresi 40 dakika ve kalabalık saatlerde uzayabiliyor, dolayısıyla açlıktan ölmemek adına çok da acıkmadan sipariş verilmeli. Beyaz etler, salatalar ve makarnalar 10 - 12 TL, kırmızı etler 18 - 20 TL, kızartma ve sebze rüyası gibi porsiyonlar 10 -12 TL arasında.

Gidip yerinde görmek isteyenler için, Küçükparmakkapı sokak no: 34'te bulunduğunu ancak paket servisin restoran servisinden daha iyi olduğunu hatırlatmakta fayda var.

Cafe Peri Petie, Taksim (via website, 2122438963 veya yemeksepeti)


Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard, Yemek çekleri
Zamanlama: 4/10
Servis kalitesi: 8/10
Lezzet: 8/10
Fiyat: 8/10
Görünüm: 8/10

Friday, November 26, 2010

İst Cafe

image via google images

Ay sonunda blog yazmaya başlamak pek de akıl kârı değilmiş, tarihe not düşülsün, bir dahaki yemek blog'u maaşa denk getirilsin. Bu entryde, huzurlarınızda, güzel yemek yemek isteyip ofisten dışarı adım atamadığımızda imdadımıza yetişen, paket servisiyle restoran servisi birbirine neredeyse denk bir mekan var: İst Cafe.

İstiklal caddesi üzerinde, dışı camekanlı, fiyatları orta-üst düzeyde olan restoranlardan biri olan İst Cafe'ye, genellikle güzel bir makarna, biftek ya da tavuk schnitzel istediğim zaman başvuruyorum. Her ne kadar geçen gün Pizzeria Trio'nun makarnasını denedikten sonra İst Cafe'nin makarna sunumu çok çekici gelmese de, makarnanın yanında bedelsiz yolladıkları ufak salata ya da yulaflı piliç schnitzel ve taze kekikli piliç ile yanlarında gelen lezzetli püre için İst Cafe'den vazgeçemeyebilirim. Her yemeğin yanında ısrarla yolladıkları zeytinli-kepekli ekmekler ise, ertesi gün kahvaltı bonusu olarak saklanabilecek kadar güzel. Izgara sebze tabağı da menünün kayda değer öğelerinden.

Ortalama servis süresi yarım saat ile 40 dakika arasında değişmekle beraber, gerek siparişin şık bir kesekağıdı içinde gelmesi, gerekse sipariş üzerinde istediğiniz değişikliklere surat asmamaları ve güzel sunum, İst Cafe'yi öğlen ve akşam siparişlerine dahil etmemi sağlıyor. Grup siparişlerinde "onu yemem, bunu beğenmem, ev yemeği yok mu?" diyebilecek huysuzlar için, tadı hiç de fena olmayan etli yaprak sarma bile var, daha ne olsun?

Beyaz etler 14 - 15.5; kırmızı etler 15 - 19; makarnalar 11 - 12.5 TL arasında. Makarna siparişlerinden ufak karışık salata, diğer siparişlerden 2 adet roll ekmek eksik edilmiyor, çatal-bıçak-kolonyalı mendil mutlaka çıkıyor.


İst Cafe (via website, 2122517951 veya yemeksepeti)

Ödeme şekli: Nakit, Kredi Kartı, SmarTicket, PassCard, Yemek çekleri, Multinet
Zamanlama: 6/10
Servis kalitesi: 9/10
Lezzet: 8/10
Fiyat: 6/10
Görünüm: 8/10